İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa’da Engelsiz Yaşama Multidisipliner Yaklaşım Paneli Gerçekleştirildi.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa tarafından düzenlenen “Engelsiz Yaşama Multidisipliner Yaklaşım Paneli”, farklı disiplinlerden uzmanların katılımıyla gerçekleştirildi. Panelde, engellilik konusuna çeşitli açılardan yaklaşan konuşmacılar, bilgi ve deneyimlerini paylaştılar. Türkiye Engelsiz Bilişim Platformu İstanbul Temsilcisi Prof. Dr. Gonca Telli panelde konuşmacı olarak yer aldı.
Panelin açılış konuşmasını İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Engelli Danışma ve Koordinasyon Birim Sorumlusu Prof. Dr. Rengin Demir yaptı. Dünya Engelliler Günü’nün küresel bir farkındalık günü olduğunu belirten Prof. Dr. Demir, engelli bireylerin toplumsal yaşama eşit katılımı, istihdam, sağlık hizmetlerine erişim ve teknolojik olanaklardan yararlanma konularında farkındalık oluşturulmasına dikkat çekti.
Engelsiz Yaşama Multidisipliner Yaklaşım Paneli kapsamında; Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesinden Doç. Dr. Aysun Ardıç “Türkiye’de Engelli Olmak (Sağlık Göstergeleri, Sorunlar ve Çözüm Önerileri)” konusunda katılımcıları bilgilendirdi.
Ardından İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Sağlık Bilimleri Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Çivi Karaaslan “Engellilerde Mesleki Rehabilitasyon” başlıklı konuşmasını yaptı.
Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinden Doç. Dr. Eren Timurtaş’ın “Engellilerde Mobil Sağlık Uygulamaları” başlıklı konuşması ile panele devam edildi.

Türkiye Engelsiz Bilişim Platformu’nun İstanbul Temsilcisi Prof. Dr. Gonca Telli’nin konuşmacı olarak katıldığı panelde, engellerin kaldırılmasında bilişim teknolojilerinin önemi çarpıcı örneklerle vurgulandı.
Prof. Dr. Gonca Telli, konuşmasında dijital çağda bilgiye erişimin temel bir insan hakkı olduğunun altını çizdi. Telli, “Bugün teknoloji sadece hayatı kolaylaştırmak için değil, aynı zamanda eşitliği sağlamak ve toplumsal katılımı desteklemek için var,” diyerek, erişilebilirliğin teknik bir gereklilik değil, insani bir sorumluluk olduğunu belirtti.
Telli konuşmasında, görme engelli bireylerin ekran okuyucu teknolojileriyle bağımsız işlemler yapabildiğini, işitme engelliler için gerçek zamanlı altyazı sistemlerinin iletişimde köprü görevi gördüğünü ve hareket kısıtlılığı yaşayan bireylerin sesli komutlarla dijital dünyaya entegre olabildiklerini örneklerle paylaştı.
Ancak erişilebilirliğin sağlanmadığı sistemlerin, var olan engellere yenilerini eklediğini belirten Telli, bu duruma dikkat çekmek amacıyla Engelsiz Bilişim Kongrelerinde yaşanan bazı olayları aktardı. Özellikle sesli geri bildirim içermeyen dokunmatik asansör panelleri ve görme engelli bireylerin çatal-kaşık seçiminde yaşadığı zorluklar, teknolojik gelişmelerin erişilebilirlik odaklı düşünülmediğinde ne tür sorunlara yol açabileceğini gösteren örnekler olarak öne çıktı.
Panelde, dijital çözümlerin yalnızca engelli bireyler için değil; yaşlılar, geçici engeli olan bireyler ve farklı dil/kültür grupları için de kapsayıcı olması gerektiği vurgulandı. Telli, özellikle eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanabilmesi için teknolojik sistemlerin erişilebilirlik standartlarına uygun şekilde geliştirilmesinin kaçınılmaz olduğunun altını çizdi. Konya’da eğitim gören işitme engelli bir tıp öğrencisine verilen dijital stetoskop örneği, teknolojinin bireyleri nasıl dönüştürücü biçimde güçlendirebileceğini gösteren ilham verici bir hikâye olarak paylaşıldı.
Telli konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Teknolojiyle engelleri kaldırmak elimizde; yeter ki yüreğimizde empati, aklımızda erişilebilirlik olsun. Engelsiz bir bilişim dünyası hayal değil; birlikte çalışırsak bu dönüşüm bugünden başlayabilir.”